Tüy azaltıcı ürünler

Tüy azaltıcı ürünler

Tüyleri azaltmak amacı ile kozmetik ve eczane raflarında tüketicinin kullanımına sunulan ürünler, tüy gelişimini yavaşlatarak, iki epilasyon seansı arasındaki süreyi uzatırlar. Uygulamanın diğer yöntemlere göre, daha hesaplı olması ve az zaman gerektirmesi son zamanlarda tüketicinin talebini arttırmaktadır.

Tüy azaltıcı ürünlerin devamlı kullanılmasıyla tüyler ortadan kaybolurlar mı?

Bu tip ürünlerden, tüylerin tamamı ile ortadan kalkması gibi bir cevap beklenmemelidir. Tüy azaltıcı ürünlerin yalnızca kullanıldıkları dönem ve kısa bir süreç sonrasında etkili olduğu; tedavinin kesilmesi ile tüylerin gelişiminin normal sürecine döndüğü bilinmelidir.

Bu ürünler kullanılmadan önce nelere dikkat edilmelidir?

Bunlar kullanılmadan önce, problemin aşırı bir kıllanma (hirsutism) mı, aşırı bir tüylenme (hipertrikoz) mi veya normal bir tüylenme mi olduğu belirlenmelidir. Özellikle erkeklik hormonu artışına (testosteron) bağlı aşırı kıllanma (hirsutizm) probleminde; yüzde kalın – sakal tipi kıllar; göbek, göğüs uçları, göğüs arası ve sırt gibi doğal kıllanmanın olduğu alanların dışında kalan bölgelerde sert ve uzun kıllar görülür. Bu durum muhakkak uzman doktorlar tarafından araştırılmalı, uygun vakalar hormon ilaçları ile tedavi edilmelidir. Aşırı kıllanma durumunda, tüy dökücü ürünlerin kullanılmasından önce, bir Dermatoloji Uzmanına başvurulmalıdır.

Ailesel olarak görülen, testosterona bağlı olmayan hipertrikoz durumunda ise; yüz, göğüs arası, göğüs ucu, göbek ve sırtta normalden biraz daha kalın, koyu renkli ve uzun tüyler görülür. Hipertrikoz durumunun düzeltilmesinde ve doğal kılların azaltılmasında, tüy azaltıcı ürünler tek başına veya diğer epilasyon yöntemleri ile birlikte uygulanabilir.

Tüylerin azaltıcı ürünlerde hangi etken maddeler kullanılır?

Tüylerin azaltılmasında kullanılan en bilinen etken madde eflornitindir. Eflornitin ABD’ de, kadınlarda yüz bölgesindeki istenmeyen kılların azaltılmasında kullanılan, FDA onaylı bir etken maddedir. Erişkinlerde kıl büyümesini sağlayan ornitin dekarboksilaz enzimini baskılar. Bu enzim baskılanınca, kılın metobolik aktivitesi azalarak, kılın büyümesi yavaşlar. Bu etken madde ile yapılan çalışmalarda, eflornitin sadece yüz ve boyun bölgesine uygulandığından, başka bölgelerdeki etkisi bilinmemektedir. Eflornirin içeren kremler; ağda, tıraşlama gibi bir epilasyon yöntemi uygulandıktan sonra, yüz bölgesine masajla iki kez uygulanmalıdır. Uygulama bölgesi en az 4 saat yıkanmamalıdır. Eflornitinin lazer tedavisi ile kombinasyonu etkisini arttırır. Yapılan çalışmalarda yüz bölgesine 6 ay eflornitin krem uygulanan kişilerde, % 32 oranında tüylerde azalma görülmüştür. Tedavinin etkisi 4- 8 haftada görülür. Tedavinin kesilmesinden 2 ay sonra kıllardaki büyüme oranı, tedavi öncesi ile eşitlenir. Çocuklarda kullanım güvenliğine ait bir bilgi yoktur. Alerjik durumlarda kullanılmamalıdır. Eflornitin, geçici kızarıklık, yanma batma, kaşıntı ve kıl kökü iltihabına neden olabilir.

Larrea tridentata (kreazot çalısı) içinde bulunan NDGA (nordihidroguaretik asit), hücre büyümesini önleyici ve iltihap giderici özelliğe sahiptir. Lipozom teknolojisi ile cilde uygulandığında, kıl kökünden emilimi oldukça yüksektir. Keratinizasyonu önler ve kıl oluşumunu geciktirir. “% 5 konsantrasyonda” % 61’e varan keratinizasyonda azalma sağlar; bu da 1 mm çapındaki bir kılın 0,4 mm çapına kadar azalıp, yapısının zayıflayacağı anlamına gelmektedir. % 6,5′ luk konsantrasyonda ise neredeyse aspirin kadar iltihap giderici özelliğe sahiptir. Yüze uygulanan ” kreazot çalısı ekstresi “, 12 haftada tüylerin uzamasında % 22 azalmaya neden olur.

Fibraurea recisa bitki ekstresinde bulunan ” palmatin “; anti- bakteriyel, anti- fungal ve anti- viral özelliğe sahiptir; fakat metabolizmayı yavaşlatan etkisi ile kıl büyüme sürecine etki gösterir. Kıl kökü içinde keratin hücresinin mitoz bölünme aktivitesini azaltır. “% 3′ lük konsantrasyonda” keratin sentez sürecini % 58 oranında azaltır; hücreden yeniden kıl çıkmamasını sağlayarak, epilasyon sıklığını azaltan etki gösterir. Düzenli kullanımı ile epilasyon sıklığı azalmakta, kıl yoğunluğu ve kılın gelişme hızı yavaşlamaktadır.

Bazı tüy azaltıcı ürünler soya ve soya proteinleri içerirler. Soyada, isoflavon denen bitki hormonu bulunur ve isoflavonlar tüy uzamasını geciktirici etki gösterir. Ama soya içeren ürünler kullanılmadan önce, cilde az miktarda uygulanarak alerji yapıp yapmadığı test edilmelidir.

Bitkisel ipek olarak da bilinen çayır düğmesi otu (sanguisorba officinalis) Avrupa, Kuzey Asya ve Kuzey Amerika’ da yaz aylarında yetişir. Kırışıklık azaltıcı, yaşlanma giderici ve tüy azaltıcı etkisi vardır.

Papaya ekstresi papain içerir. Papain kıl kökünde hücresel rejenerasyonu engelleyerek, tüyün büyümesini yavaşlatır.

Share

Bir yanıt yazın