Bebeklerde cilt döküntüleri

Bebeklerde cilt döküntüleri

Bebeklerin yumuşacık, ipeksi ciltleri çoğumuzu cezbeder. Ama bu benzersiz ciltlerin bir o kadar da hassas yani kolay incinir olduğuna dikkat çekmek gerekir. Egzamalar, dermatitler, isilikler, pişikler… Hepsi kapıda bekler minik bebeklerin boş bir anını yakalamak için… Şimdi bebeklerde cilt döküntüleri neler bir bakalım.

Sıkça yaşanan bir problem: Pişikler

Öncelikle, pişiklerin yalnızca bir hijyen problemi olmadığını vurgulamak gerekir. Bebeklerin cinsel bölgeleri ve yakın etrafındaki cilt yapısı oldukça hassastır. Bu bölgeler her ne kadar korunsa da, bildiğiniz gibi sıkça idrar ve dışkı ile temasta bulunur.

Diş çıkarma dönemindeki ishaller, bazı viral enfeksiyonlar, alerji ve tahrişe sebep olan bebek bezlerinin, sabunlu ıslak mendillerin kullanımı bazı bebeklerde bu duruma sebep olabilir. Bazı kremler, temizleyiciler ve talk gibi kozmetik ürünler hassas ciltlerde problem yaratabilir.

Kasık aralarındaki ve makat civarındaki bu kızarıklıkların normal deri ile sınırları çok belirgin hale gelmişse, pişikler uzun süredir geçmiyor ve bebekte huzursuzluk yaratıyorsa, mutlaka bir hekime danışılmalıdır. Çünkü bu problem büyüyüp, pişik bölgesinde mantar veya bakteri enfeksiyonları gelişmesine neden olabilir.

Pişikten korunmak için, bebek bezleri çok ıslanmasına imkan vermeden sıkça değiştirilmelidir. Her bez değiştirme sırasında, her hangi bir ıslak mendil değil, bebek cildine uygun yumuşak kozmetik ürünlerle cilt temizliği yapılmalı, nazik ve hassas bir şekilde iyice kurulanmalı ve deri, idrar ve dışkıdan korunması için, bol yağlı bir nemlendirici ile nemlendirilmelidir.

Detaylar için tıklayınız.

İsilik

Genelde sıcak ve nemli ortamlara alışık olmayan bebeklerde rastlanan bir sorundur. Ter bezlerinin tepkisel bir reaksiyonu sonrası bu döküntüler, özellikle boyun kıvrımları, koltuk altları, göğüs ve gövde civarında ortaya çıkar. Kaşınma sonucu mikrop kapabilir. Sıcak ortamlarda bebekleri fazla giydirmemek, havalanmayı sağlayan pamuklu ve organik giysiler kullanmak alınabilecek birincil önlemlerdir.

Detaylar için tıklayınız.

Bebek Egzamaları

Atopik egzama veya atopik dermatit genelde, alerjik ve hassas cilde sahip bebeklerde sık rastlanan bir durumdur. 3 aylıktan itibaren karşımıza çıkabilir. Avrupa’ da, doğu ülkelerine göre sıklığı daha fazladır. Bu durumun beyaz tenlilerin genelde hassas cilde sahip olmalarından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu bebeklerin temasta bulunduğu tüm malzemelerin ( giysiler, deterjanlar, ortam temizleyicileri, şampuanlar, sabunlar… ) organik özellikte olursa, hastalık daha rahat kontrol altına alınabilir.

Detaylar için tıklayınız.

Hassas cilt veya alerjik cilt

Hassas deri ince dokuludur. Soğuk ve sıcağa karşı çabuk yanıt verir;  rüzgar ve güneş yanıklarına da eğilimlidir. Genellikle kuru ve alerjik reaksiyonlara eğilimlidir.

Detaylar için tıklayınız.

Anjiomlar

Şarap lekesi, çilek görüntüsü, doğum lekesi vb. bir çok isim konulmuştur anjiomlara… Çoğunlukla doğumdan itibaren mevcutturlar ve tehlikeli olmasalar da hem ebeveynlere endişe verirler, hem de bazı tipleri kendiliğinden yok olurken, bazıları ileriki yaşlarda, çocuklarda kozmetik sorun haline gelebilirler.
Detaylar için tıklayınız.

Suçiçeği

İlk belirtiler pek karakteristik değildir, dolayısı ile diğer enfeksiyonlardan ayırmak oldukça zordur. Hafif bir ateş, burun akıntısı ve yorgunluk hissi ile hastalık başlayabilir. Ancak sonrasında çıkan deri döküntüleri sayesinde “suçiçeği” tanısı konulabilir. Deride ortaya çıkan 2 – 3 mm çaplı o küçük kızarık lekeler, kısa sürede içleri şeffaf bir sıvı ile dolu, tıp dilinde “vezikül” denen görünüme bürünürler.

İlk döküntüler, genelde göğüs etrafı ve saçlı deri bölgesinde görülür, sonrasında her bireyde değişik düzeylerde olmak üzere tüm vücuda yayılır. Bir grup döküntü iyileşip kabuklanırken, ataklar halinde tekrar yeni lekeler çıkar ve bu durum 10 gün kadar sürer.

Kızıl

A Grubu Beta Hemolitik Streptokokların, kan akımına salgıladığı bir toksine bağlı olarak, bu cilt enfeksiyonu gelişir. Nadir enfeksiyon hastalıklarından biridir ve mutlaka tedavi gerektirir. Belirtileri, şiddetli bir boğaz ağrısı yanında, yüksek ateş, bademcikler ve cilt üzerinde kırmızı döküntülerin görülmesidir.

Bu döküntüler birbirleri ile birleşmeye eğilimlidir ve özellikle ağız içi, kasıklar, diz arkaları, yüz ve gövdede sıkça rastlanır. 1 hafta içinde döküntüler, cilt soyulması ile sonlanır. Mutlaka hekim tarafından değerlendirilip tedavi edilmelidir.

Kızamık

Paramixovirus denilen virüslerin, tükürük veya öksürme yoluyla kişiye bulaşması sonucu hastalık ortaya çıkar. Rutin aşılamalar her ne kadar uygulanıyor olsa da, bunların koruma oranları % 100 değildir. Gözlerde sulanma ve yaşarmalar, burun akıntısı, ishal ilk belirtilerden olabilir. Sonrasında tüm vücutta görülen döküntüler 1 haftada iyileşir.

Kızamık, bir çok kişi tarafından önemsenmese de, bazı vakalarda öldürücü veya sekel bırakıcı tarzda komplikasyonlara sebep olabilmektedir. Maalesef mevcut aşıların koruyuculuk oranları yeterince yüksek olmadığından, halen insanlar arasında salgın yapma olasılığı yüksektir.

6. Hastalık ( Roseola İnfantum )

Genelde 6 ay – 3 yaş arası bebekleri etkileyen bir hastalıktır. Yüksek ateşle seyretmesi, ateşli havaleye neden olması sebebiyle dikkatli olmak gerekir. Bunun dışında, döküntüleri 3- 4 gün içinde iyileşir.

.

Share

Bir yanıt yazın